Header Ads Widget

test banner

Engelsizlerin Merhametine Terkedildik


Bugün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü. Her dünya Engelliler Gününde olduğu gibi, bugün de engellilerin üzerinden siyasi rant sağlanacak yine. Bazı atanmışlar ve seçilmişler, ellerine alacakları beyaz bastonlarla, karşıdan karşıya geçecekler yine. Bazı atanmışlar ve seçilmişler, tekerlekli sandalyelerin üzerine oturarak, objektiflere poz verecekler. Yine bazı atanmışlar ve seçilmişler, kulaklarına işitme cihazları takacaklar. Yine bazı atanmışlar ve seçilmişler, yemek ikram edecekler engellilere. Yine bazı atanmışlar ve seçilmişler ise, engellilerin birgün değil, her gün hatırlanmaları gerektiğini söyleyecekler. Yine bazı atanmışlar ve seçilmişler, engelliler ile gurur duyduklarını ifade edecekler.

Bugün bazı gazeteciler ve yazarlar, engellilerin başarılarıyla ilgili haberler yapıp, köşe yazıları yazacaklar. Bazı gazeteciler ve yazarlar: "Bedensel engeline rağmen bunu başardı. Görme engeline rağmen onu başardı. İşitme engeline rağmen, şunu başardı" diye haberler yapıp köşe yazıları yazacaklar. Bazı atanmışlar ve seçilmişler, engelliler için yaptıkları icraatları anlatacaklar. Bazı derneklerin başkanları, minnetlerini bildirecekler devrin atanmışlarına ve siyasetçilerine. Bazı atanmışlar, seçilmişler ve dernek yöneticileri, rant sağlayacaklar engellilerin üzerinden. Sahte gülücükler saçacaklar, kamera flaşlarının eşliğinde. Timsah gözyaşları dökecekler etkinliklerde ve programlarda. Yine bu şekilde kutlanacak Dünya engelliler Günü.

***

Haklarında adli ve idari işlem yapılan mağdur ve masum engelliler, kamuoyundan neler mi istiyorlar?

15 Temmuz 2016 gecesi, Türkiye'de kanlı bir kalkışma yaşandı. 20 Temmuz 2016 tarihinde ise, ülkemizde Olağanüstü hal (OHAL) sistemine geçildi. Yayınlanan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile binlerce engelli kamu kurumlarından ihraç edildi. Yüzlerce engelli ise, tutuklanarak engelsizlere göre dizayn edilen cezaevlerine gönderildi.

Mağdur ve masum engelliler neden mi kamu kurumlarından ihraç edilerek tutuklandılar? Aktifsen isimli sendika'ya üye olmak, Bankasya'ya para yatırmak ve ByLock isimli haberleşme programını kullanmak iddialarıyla ve gerekçeleriyle. Oysaki Türkiye'nin dışında dünyanın hiçbir ülkesinde, bir bankaya para yatırmak, bir haberleşme programını meşru bir şekilde kullanmak ve bir sendikaya üye olmak iddialarıyla ve gerekçeleriyle, hiç kimse, kamu kurumlarından ihraç edilmedi, tutuklanarak cezaevine gönderilmedi ve terörist ilan edilerek, sivil ölüme terk edilmedi. Yalnızca, demokrasisi askıya alınan, hukukun üstünlüğüne gölge düşürülen ve özgürlüğü suç olarak değerlendirilen ülkelerde, bu tür zulümler yapılıyor. Demokrasisi askıya alınmayan, hukukun üstünlüğüne gölge düşürülmeyen ve özgürlükleri suç olarak değerlendirilmeyen ülkelerde, kimseye zulmedilmiyor.

Siyasi saiklerle cezaevlerine atılan engelliler, engelsiz mahpusların merhametlerine terk ediliyorlar. Siyasi saiklerle tutuklanan engellilerin makul talepleri cezaevlerinin yöneticileri tarafından karşılanmadığı gibi, engelsiz yaşam sürmeleride sağlanmıyor. Siyasi saiklerle cezaevlerine atılan engelliler, adeta tecrit ediliyor. Gülen Hareketi iddiasıyla ve gerekçesiyle haklarında adli ve idari işlem yapılan engellilerin yaşamakta oldukları hak ihlalleri, Türkiye kamuoyunun bilgisine ve ilgisine sunulmuyor. Gülen Hareketi iddiasıyla ve gerekçesiyle haklarında adli ve idari işlem yapılan engellilere yapılan zulümler, katlanarak devam ediyor.

Avrupa standartlarına göre yapıldığı iddia edilen cezaevlerinin 2 katlı olması hasebiyle, bedensel engelli mahpuslar, yaşamlarını tek başlarına idame ettiremiyorlar. Cezaevlerinin koğuşlarının 2 katlı olması hasebiyle, bedensel engelli mahpuslar, akülü araçlarıyla ve tekerlekli sandalyeleriyle gezip dolaşamıyorlar. Cezaevlerinin koğuşlarına alafranga yapılmaması nedeniyle, bedensel engelli mahpuslar, tuvalet ihtiyaçlarını tek başlarına gideremiyorlar.

Siyasi saiklerle cezaevlerinde tutulan görme engelli mahpuslara, kabartma yazılı hükümlü hakları kitapçıkları verilmiyor. Siyasi saiklerle cezaevlerinde tutulan görme engellilerin, büyük tırnak makası, şarjlı traş makinası, okuma yazma araçları ve sesli kol saati kullanmalarına izin verilmediği gibi, koğuşlarının önlerinde bulunan ankesörlü telefonlarının aracılığıyla sesli betimlemeli film dinlemeleride sağlanmıyor. Siyasi saiklerle cezaevlerinde tutulan görme engellilere iddianameleri, mütalaaları, gerekçeli kararları, bozma ve onama ilamları, kabartma yazılı olarak tebliğ edilmiyor. Siyasi saiklerle cezaevlerinde tutulan işitme engellilerin, işaret betimlemeli film izlemeleri sağlanmıyor. Mahkumların ve cezaevleri görevlilerinin genelinin işaret dili bilmemeleri nedeniyle, işitme engelli mahpuslarla sağlıklı iletişim kurulamıyor.

Yayınlanan KHK'lar ile kamu kurumlarından ihraç edilen engelliler, her işte çalışamadıkları için, ailelerini ve kendilerini geçindiremiyorlar. 15 yıllık hizmet süresini tamamlayamamış olan KHK'lı engelliler, emekli olamıyorlar. Her işte çalışamadıkları için ailelerini ve kendilerini geçindiremeyen engelliler, sivil ölüme terk ediliyorlar.

Yazımın başındada ifade ettiğim gibi, bugün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü. Haklarında adli ve idari işlem yapılan mağdur ve masum engelliler, kamuoyundan neler mi istiyorlar? Haklarında adli ve idari işlem yapılan mağdur ve masum engelliler, kamuoyundan destek istiyorlar. Haklarında adli ve idari işlem yapılan mağdur ve masum engelliler, yaşamakta oldukları hak ihlallerinin kamuoyunun bilgisine ve ilgisine sunulmasını istiyorlar. Haklarında adli ve idari işlem yapılan mağdur ve masum engelliler, yaşamakta oldukları hak ihlallerinin son bulmasını istiyorlar. Haklarında adli ve idari işlem yapılan mağdur ve masum engelliler, iade-i itibarlarının verilmesini ve maddi zararlarının karşılanmasını istiyorlar.

Suç ve suçlama ayırımı yapmadan, mağdur edilen engellilerin yaşadıkları hak ihlallerini, hep birlikte haykıralım. Suç ve suçlama ayırımı yapmadan, mağdur edilen engellilere hep birlikte ses olalım. Suç ve suçlama ayırımı yapmadan, mağdur edilen engellilerin yaşamakta oldukları hak ihlallerinin son bulması için, hep birlikte mücadele edelim. Unutmayalım ki, mağdur edilen engellilere ses olmak, kimseyi cemaat mensubu, tarikat müridi veya terör örgütü militanı yapmaz. Mağdur edilen engellilere ses olmak, kişileri yalnızca, duyarlı ve vicdanlı yapar.

Bir bankaya para yatırmak, bir haberleşme programını meşru bir şekilde kullanmak ve bir sendikaya üye olmak, kimseyi terörist yapmaz. Bu kişilere yapılan zulümleri haykırmayan kimse demokrasi, hukuk ve özgürlükler için mücadele ettiğini iddia edemez. Mağdur edilen engellilere ses olmayan kişilere aktivist, gazeteci ve yazar denilemez. Herkesi vicdanıyla baş başa bırakıyor, mağdur edilen engellilere ses olmasını temenni ediyorum.

-Cüneyt Arat

Not: Bu yazı ilk defa https://www.patreon.com/posts/haklarinda-adli-44599994 adresinde yayınlanmıştır.

author

"Sorumluluk Reddi" Konusunda Önemli Bilgilendirme:

Münferit Fikir Platformunda yazılan tüm yazılar, aksi MFP YYK tarafından belirtilmedikçe yazarların kendi görüşleridir. MFP’nin ve platformdaki diğer yazarların görüşlerini yansıtmaz veya ifade etmez.

Yorum Gönder

0 Yorumlar