Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, geçenlerde Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünce düzenlenen Ceza Hukukunda Alternatif Çözüm Yolları sempozyumuna katıldı. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, konuşmasında şunları söyledi: "Bırakın adalet yerini bulsun. İsterse kıyamet kopsun. Bizim yargıçlardan, Yargı mensuplarından beklediğimiz budur. Şu ne der, Bu ne der, adliyeye gelen insan şöyle telkinde bulundu, şu nasıl bakar, nasıl değerlendirir, bu konjonktüre uygun mu? Arkadaş; yargı konjonktüre bakmaz, yargı hatıra bakmaz, yargı birilerinin dediğine bakmaz, yargı dosyaya, vicdanına hukuka, anayasaya bakar. Bizim beklentimiz budur. O yüzden adalet yerini bulsun, ne olursa olsun. Yargı mensubunun yanında HSK vardır, bu millet vardır. Hiç kimsenin tavsiyesine, talimatına, telkinine bakarak değil, vicdanınıza göre karar verin ve 83 milyon huzur içerisinde geleceğe daha güvenle baksın" dedi.
***
Ali Babacan'dan Adalet Bakanına KHK göndermesi
Deva Partisi genel başkanı Ali Babacan, partisinin 1. olağan Sakarya kongresinde konuştu. Deva Partisi genel başkanı Ali Babacan, konuşmasında şunları söyledi: "Yargı kararı olmadan, onbinlerce insan mağdur edildi. İşlerine son verildiği yetmediği gibi, itibar kaybı nedeniyle, evlerine aş götüremez hale geldiler. Mahkeme kararlarıyla beraat edenler, hadi haklarına tekrar ulaşamadılar. Bizim medeniyetimizde bir kişiye yapılan zulüm, bütün insanloğa yapılmış zulüm olarak görürüz. Siz devletseniz, adaleti temin etmekle yükümlüsünüz. Tek bir kişinin bile zulme uğramasına karşı tedbir almak zorundasınız. Madem yeni bir sayfa açacağınızı iddia ediyorsunuz, gelin bu haksız uygulamaları kaldırarak, işe başlayın. Madem adaleti sağlamayı bu kadar istiyorsunuz, KHK zulmünü ortadan kaldırarak bir başlayın bakalım" dedi.
20.07.2016 tarihinde, ülkemizde olağanüstü hal ilan edildi. Deva Partisi genel başkanı Ali Babacan'ın da ifade ettiği gibi, yargı kararı olmaksızın, çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) binlerce kişi kamu kurumlarından ihraç edildi. Yargılanarak beraat eden birçok kişi, görevlerine iade edilmediler. Binlerce kişi, saçma sapan iddialarla, gözaltına alınıyorlar, tutuklanıyorlar ve terörist ilan ediliyorlar. AKP Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, adaletin yerini bulmasını istiyorlarsa, ilk olarak ülkemizde yaşanmakta olan zulümleri sonlandırsınlar.
***
Gerici lider Alparslan Kuytul'dan Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'e "istifa etseydin" çıkışı
Furkan Vakfı kurucu genel başkanı gerici Alparslan Kuytul, Youtube isimli video paylaşım sitesindeki kanalında, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'e seslendi. Gerici Alparslan Kuytul, yaptığı konuşmada şunları söyledi:
Bu ülkede, son 4-5 yıldır özellikle, insanlar adalet diye bağırıyor. Yüzbinlerce insana haksız işlem yaptınız. Milyonların gözünü korkuttunuz. Herkes çok iyi biliyor, yargının bağımsız olmadığını. Siyah gözlüklülerin gelip hakimlere talimat verdiğini herkes çok iyi biliyor. Devran değiştiğinde, güç başkalarının eline geçtiğinde, herhalde kendilerini kurtarmak için, zaten ben demiştim. Zaten ben de rahatsızdım. Şöylede konuşma yapmıştım zamanında diyecekler. Kaç yıldır Adalet bakanısın ve bütün zulümlerden sorumlusun. İstediğin kadar bugün günah çıkarmaya çalış. Bu günahın altından kalkamazsın. Yüzbinlerce insana zulmedildi ve sen seyrettin. Şimdi bu lafları söyleyerek kurtulamazsın. Suçu hakimlere Savcılara atacaklar. Hakimleri Savcıları günah keçisi yapacaklar. Yani biz demedik. Başkalarından talimatlar almışlar. Bize ne? Onlar suçlular. Yarın devran değiştiğinde, biz yapmadık, hakimler ve savcılar yaptı diyecekler. Sen neredeydin bugüne kadar? Hapistekilerin hepsi, hergün size beddua ediyor. Hapse girenlerin, haklarında işlem yaptıklarınızın hepsi, size hergün küfrediyor. Sen bakandın. Senin döneminde oldu. Türkiye'nin tarihine geçtin. Senin döneminde olan zulüm, hiçbir bakanın döneminde olmadı. İstifa etseydin. Böyle olmaz deseydin. Bu zulümdür deseydin. Ben Adalet Bakanıyım. Adaleti sağlamakla görevliyim deseydin. Adaleti sağlayamayacaksam, ben bu koltukta oturmam diyeydin. O koltuğu bırakaydın. Sizin döneminize lanet olsun" dedi.
Furkan Vakfı'nın gerici lideri Alparslan Kuytul'un da ifade ettiği gibi, mağdurlar ve masumlar 5 yıldır "adalet" diye bağırıyor. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, çeşitli açıklamalar yaparak, günah çıkarmaya çalışıyor. Bakan Gül, bu tür açıklamalar yaparak, vicdanını rahatlatmaya çalışıyor. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, ülkemizde yaşanmakta olan hukuksuzlukların önüne geçmiyor.
***
Adalet yerini bulsun, kıyamet kopmasın
20.07.2016 tarihinde, ülkemizde olağanüstü hal (ohal) ilan edildi. Yargı kararı olmaksızın, yayınlanan Kanun Hükmünde Kararnameler ile, (KHK) binlerce kişi haksız ve hukuksuz bir şekilde, kamu kurumlarından ihraç edildi. Mağdur ve masumlar, saçma sapan iddialarla gözaltına alınıyor, tutuklanıyor, terörist ilan ediliyor ve sivil ölüme terk ediliyor. Haklarında beraat ve takipsizlik kararları verilen birçok kişi, görevlerine iade edilmiyor. Kanunlara aykırı olduğu halde, hamile ve yeni doğum yapan kadınlar gözaltına alınıyor ve tutuklanıyorlar. Adaletin mülkün temelinde olmaması hasebiyle, ülkemizde hukuksuzluk kol geziyor.
AKP Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan yaptığı bir açıklamada: "Baş danışmanlarımın tamamıyla F.ö duruşmalarını takip ediyorum. Yarısı Ankara, yarısı İstanbul olmak üzere, duruşmaları takip ediyorlar. Günbegün raporlarını alıyorum. Ne oluyor ne bitiyor takip ediyorum" dedi. Cezaevinde bulunduğum esnada, AKP Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan: "F.Ö yargılamaları bitene kadar, Olağanüstü Hal uygulamasını kaldırmayı düşünmüyorum" demişti. AKP Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan ve şurekası, yapmakta oldukları bazı açıklamalarla, hakimleri ve savcıları, baskı altına almaya çalışıyorlar.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, şunu çok iyi bilmelidir ki, Türkiye'deki birçok Hakim'in ve Savcı'nın, siyasi baskı altında olmaları hasebiyle, yanlış kararlar vermeleri nedeniyle, bizler geleceğe güvenle bakamıyoruz. Çeşitli hukuksuzluklara maruz kalmamak için, Söylemlerimizi ve yazılarımızı sansürlemek zorunda kalıyoruz. Haklarımızda iddianameler ve mütalaalar yazan Savcılardan iddialarını ispat etmeleri istenmiyor. Bizlerden masumiyetimizi ıspat etmemiz isteniyor. Yargılanma süreçlerimizde, bazı Hakimler ve Savcılar tarafından SEGBİS kayıt sisteminin açılmadığı gibi, söylemekte olduğumuz bazı hususlar da kayıtlara geçirilmiyor. Ne diyor Vatan Partisi genel başkanı Doğu Perinçek: "Yargı siyasetin köpeğidir." Bu sözleri ben söyleseydim, herhalde şahsıma ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilirdi.
Hukukun uygulandığı ülkelerde, hiçbir Hakim ve Savcı, talimatlarla, tavsiyelerle ve telkinlerle karar vermez. Hukukun uygulandığı ülkelerde görev yapan Hakimler ve Savcılar, dosyalara bakarak, vicdanlarıyla karar verirler. Yalnızca hukukun uygulanmadığı ülkelerde görev yapan birçok Hakimler ve Savcılar, vicdanlarıyla karar vermezler. Hukukun uygulanmadığı ülkelerde görev yapan birçok Hakimler ve Savcılar, kamudan ihraç edilmemek, sürgün edilmemek ve tutuklanmamak için, vicdanlarıyla kararlar vermezler. Hukukun uygulanmadığı ülkelerde görev yapan bazı Hakimler ve Savcılar ise, dosyalara bakarak vicdanlarıyla karar verirler. Hukukun uygulanmadığı ülkelerde görev yapan ve Dosyalara bakarak vicdanlarıyla kararlar veren, onurlu Hakimler ve Savcılar, kamudan ihraç ediliyorlar, sürgün ediliyorlar ve tutuklanıyorlar. Kısacası, onurlu Hakimler ve Savcılar, vicdanlarının esiri olmanın bedelini ödüyorlar.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Hakimlerimizin ve Savcılarımızın talimatlarla, tavsiyelerle ve telkinlerle karar vermelerini istemiyorsa ve 83 milyon vatandaşımızın geleceğe güvenle bakmalarını istiyorsa, yaşanmakta olan hukuksuzlukların önüne geçmeli. Hakimlerimize ve Savcılarımıza talimatlarda, tavsiyelerde ve telkinlerde bulunan kişiler hakkında, hukuki işlem yapılmasını sağlamalı. Talimatlarla, tavsiyelerle ve telkinlerle hukuksuz kararlar veren Hakimlerin ve Savcıların hukuk önünde hesap vermelerini sağlamalı. Dosyalara bakarak vicdanlarıyla kararlar veren Hakimlerin ve Savcıların haklarını güvence altına almalı. Dosyalara bakarak vicdanlarıyla kararlar veren Hakimlerin ve Savcıların çeşitli zulümlere maruz kalmamalarını sağlamalı.
Adalet yerini bulsun, kıyamet kopmasın. Kişiler, hiçbir Hakime ve Savcıya talimatlarda, tavsiyelerde ve telkinlerde bulunmasınlar. Hakimlere ve Savcılara talimatlarda, tavsiyelerde ve telkinlerde bulunan kişiler, hakkında yasal işlem yapılmalı. Hiçbir Hakim ve Savcı, talimatlarla, tavsiyelerle ve telkinlerle kararlar vermesin. Hakimler ve Savcılar, dosyalara bakarak vicdanlarıyla kararlar versinler. Talimatlarla, tavsiyelerle telkinlerle ve başka saiklerle haksız ve hukuksuz kararlar veren Hakimler ve Savcılar, yargılanarak hakettikleri cezalara çarptırılsınlar. Bazı Hakimler ve Savcılar tarafından çeşitli hukuksuzluklara uğrayan mağdurların ve masumların yaşamakta oldukları zulümler sonlandırılsın. Ülkemize Demokrasi, hukuk ve özgürlükler hakim olsun. 83 milyon vatandaş olarak, geleceğe güvenle bakalım ve huzurlu bir yaşam sürelim.
Kahrolsun adaletsizlik, yaşasın adalet. Kahrolsun emperyalizim, yaşasın bağımsızlık. Kahrolsun esaret, yaşasın özgürlük. Kahrolsun Faşizim, yaşasın demokrasi. Kahrolsun zalimler, yaşasın masumlar.
-Cüneyt Arat
Not: Bu yazı ilk defa https://www.patreon.com/posts/44432732 adresinde yayınlanmıştır.
0 Yorumlar