Muhafazakâr mahallenin şanssız çocuklarıyız diyorum kendime. Çünkü çocukluğumuz, gençliğimiz hem AKP hem Cemaat tarafından siyasi çekişme uğruna heba edildi. Bunun binlerce sebebi var elbette. Ben kendimce bir gencin mahvoluşunu yazacağım. Kandırıldık mı evet ama bunun tek sebebi kandıranda da değil.
Bizler Anti-Kemalist doktrinlerle yetiştirilen, devleti; cumhuriyetten itibaren İngilizlerin ele geçirdiğini düşünen, görece eğitimsiz mahallenin çocuklarıyız. Cemaatin en çok kullandığı elemanlar genelde muhafazakâr ve eğitimsiz çevrelerin ‘ilk defa üniversiteyi kazanan’ genelde komşu ailenin kendi evladına örnek olarak gösterdiği kişilerdi. Bu çocukların örnek alabileceği hiç kimseleri yoktu. Çünkü tüm çevresi ve özellikle ailesi ilk defa bir eğitimli bireye sahip olacaktı. Bu çocuklara yol gösteren bir mühendis amcası, doktor halası, öğretmen teyzesi yoktu.
Kendini dahi bulamamış, kimlik problemi yaşayan, düşüncelerini ifade edemeyen ve özellikle HAYIR diyemeyen bir genç olarak üniversiteyi kazanıp şehir dışına çıktığında cemaatin eline düşmemesi için hiçbir neden yoktu. Çünkü Devlet o gün o gencin THE CEMAAT ’in kucağına düşmesini İSTİYORDU…
Bu genç üniversiteyi kazandı ve cemaatin eline artık düştü. Cemaat kimliği olmayan bu gence güzel sözler ve network sağlayarak özellikle üst sınıflardan birileriyle tanıştırarak ve ona kitap vs. ayarlayarak güvenini daha da kazanacaktı. Genç de kendisini manevi anlamda da tatmin eden bu cemaate daha da bağlanacaktı. Bu güleryüz o gencin hiçbir özel yaşantısı kalmayıncaya kadar devam edecek ve ta ki abiler artık ona hayır diyemeyeceği anları getirene kadar. Artık hayır diyemeyecek çünkü onlara karşı vefa duygusu ile dolduğu ve bunları sadece Allah rızası için yaptıklarını düşündüğü için (tabanın o şekilde olduğunu biliyorum ama maaşlı abi olup namaz kılmayan “imamları” da gördü bu gözler) verilen her görevi yerine getirmeye başlayacak. Başlangıçta grup bak denilecek, öğrencilere ders anlat denilecek, ev abiliği yap denilecek ve daha sonra BTM gibi görevler verilerek hizmet ağına düşürülecek. Artık yazları da daha çok cemaat işleri olduğu için ailesinin yanına da gidemeyecek. Ailesinden de kopuşu gerçekleştiği anda zaten cemaat dışı arkadaşı kalmayan bu gencin artık cemaat dışı hiçbir yaşantısı ve hayali kalmayarak, Gülen’in istediği her şeyi yapabilecek seviyeye gelecektir. Hatta gerektiğinde soruları dahi verebilecek bir şakirde dönüşmüş olacaktır. Bu kadarla da kalmayarak bir sonraki adımda gizli ve mahrem işlere sokulacak, müstear isimler verilerek bu gencin hayatı karartılacaktır.
Peki diyeceksiniz ki bu genç neden bu kadar tavizler verdi kandırıldı. Sebepleri var. Özellikle sol fikirlerde olanlar dikkatli okusun. Bu durumda olan insanlara salak ve cahil diyorsunuz. Aklınız yok muydu da Gülene inandınız diyorsunuz ama sebepleri var:
1. Anti Kemalizm ve Anti CHP
Biz eğitimsiz muhafazakâr mahallenin çocukları olarak doğduğumuz günden bu yana CHP düşmanlığı, laiklik karşıtı söylemler, Adnan Menderes’in asılması gibi olaylar benliğimize ve kişiliğimize işlenerek büyüdük. Bizim için CHP ne olursa olsun fikirleriyle ve yetişmiş insan gücüyle bir yerlere gelmemeliydi. Mesela cemaat soruları aleni çalarken muhafazakâr mahalleden tek ses çıkmamasının sebebi “Yav bu cehapeliler askeriyeye bizi sokuyor muydu? Bak fetullah hoca kazandırıyor, polis yetiştiriyor. Zaten bu CHP’liler hocaya iftira atıyor” diyorlardı. (Bu cümleyi iç Anadolu şivesiyle okumak en doğrusu olur) Zaten muhafazakâr mahallenin birleşmesi için CHP adeta bir tutkaldır.
Cemaatin içine düşüp mahrem işler yapan kişinin en önemli argümanı da zaten budur. “Biz olmayalım da solcular mı olsun”. “Yanlış bir şey yapmıyoruz”, “Hakkımız değil mi?” “Biz bu ülkenin vatandaşı değil miyiz?” gibi haklı söylemleri olsa da cemaatin düşüncesinin bu kadar masum olmadığı ve büyük bir yapılanma içinde olduğunu o gencin görememesini de anlayışla karşılamak lazım.
2. Sosyoekonomik
Cemaatin eline düşmek için en önemli etken de maalesef maddiyattı. Ev ve yurtların uygun olması cemaatin insan gücüne ulaşması için bulunmaz bir nimetti. Ekonomik gücün kaynağı Anadolu insanı tarafından iyi niyetle verilen paralardı. Anadolu insanı paraları gariban öğrenciler yetişsin diye verirken, bazı abilerin otel gezilerine iaşe oluyordu. Bu da bambaşka bir konu.
3. Milliyetçilik ve Dini duygular
Elbette cemaatin temiz yüzünü ifade ediyordu bunlar. Bahsettiğim olimpiyat, okullar, kolejler vs. gibi başarılı işleri ve bu işler Muhafazakâr gencin hayallerini süsleyen bir oluşumdu ama maalesef şu an görünen şey kirli işleri gizlemek için kurulmuş büyük bir PARAVAN. Tıpkı Gustavo Fring’in tavuk zincirleri gibi. Temiz bir iş adamı görüntüsünün arkasında büyük bir uyuşturtucu baronu olması…
4. Kimliksiz olma veya Grupsuz olamama
Biz Eğitimsiz muhafazakâr mahallenin çocukları için bir fikir, atalarımız, dedelerimiz, babalarımız tarafından söylenmesi yeterlidir. Onu araştırma gereği, doğru mu yanlış mı diye irdelememiz pek mümkün değildir. Çünkü biz her zaman haklıyızdır. Fatih İstanbul’u da bizim zihniyetimizle fethetmemiş midir zaten (okuyunca da fatihin zihniyet olarak bizim mahalle ile uzaktan yakından alakasın olmadığı görmekte bayağı bir trajikomikti benim için) Hasılı böyle bir zihniyete sahibizdir. Hiçbir zaman eleştirel bakamayız bize ne denilirse inanırız, farklı düşünemeyiz çünkü düşünürsek inancımızı kaybederiz korkularıyla büyütüldük. Felsefe bizim için dinsizlik, sanat boş lakırdıdan ibaretti. Kendimiz bir düşünce veya siyasi farklılık içine giremezdik ki çünkü bizim için düşünen hocamız, üstadımız, reisimiz vardı. Aslında biz hiçbir zaman kendi fikri olan bireyler olamadık hep birilerinin fikirlerinden toplaşıp sahilde kumdan kaleler yaptık ve bir dalga her şeyi dümdüz etmeye yetti. Elimizde ne mi kaldı oyuncaktan bir kova ve kürek. Onların sahibi de biz değiliz. Mahallenin büyük abileri…
Ve artık büyüdüm ne o kovayla ne de o kürekle kale yapacağım. Ben artık Okyanus kütüphanesinin içine dalıp boğulmak istiyorum. Anti felsefecilere inat düşünmeye, itaatçilere karşı sorgulamaya, tamam ABİ’cilere karşı HAYIR demeye…
Ben artık sizden değilim benim cemaatim, benim mahallem artık yok, ben benim…
Carl Cedric
Kendini dahi bulamamış, kimlik problemi yaşayan, düşüncelerini ifade edemeyen ve özellikle HAYIR diyemeyen bir genç olarak üniversiteyi kazanıp şehir dışına çıktığında cemaatin eline düşmemesi için hiçbir neden yoktu. Çünkü Devlet o gün o gencin THE CEMAAT ’in kucağına düşmesini İSTİYORDU…
Bu genç üniversiteyi kazandı ve cemaatin eline artık düştü. Cemaat kimliği olmayan bu gence güzel sözler ve network sağlayarak özellikle üst sınıflardan birileriyle tanıştırarak ve ona kitap vs. ayarlayarak güvenini daha da kazanacaktı. Genç de kendisini manevi anlamda da tatmin eden bu cemaate daha da bağlanacaktı. Bu güleryüz o gencin hiçbir özel yaşantısı kalmayıncaya kadar devam edecek ve ta ki abiler artık ona hayır diyemeyeceği anları getirene kadar. Artık hayır diyemeyecek çünkü onlara karşı vefa duygusu ile dolduğu ve bunları sadece Allah rızası için yaptıklarını düşündüğü için (tabanın o şekilde olduğunu biliyorum ama maaşlı abi olup namaz kılmayan “imamları” da gördü bu gözler) verilen her görevi yerine getirmeye başlayacak. Başlangıçta grup bak denilecek, öğrencilere ders anlat denilecek, ev abiliği yap denilecek ve daha sonra BTM gibi görevler verilerek hizmet ağına düşürülecek. Artık yazları da daha çok cemaat işleri olduğu için ailesinin yanına da gidemeyecek. Ailesinden de kopuşu gerçekleştiği anda zaten cemaat dışı arkadaşı kalmayan bu gencin artık cemaat dışı hiçbir yaşantısı ve hayali kalmayarak, Gülen’in istediği her şeyi yapabilecek seviyeye gelecektir. Hatta gerektiğinde soruları dahi verebilecek bir şakirde dönüşmüş olacaktır. Bu kadarla da kalmayarak bir sonraki adımda gizli ve mahrem işlere sokulacak, müstear isimler verilerek bu gencin hayatı karartılacaktır.
Peki diyeceksiniz ki bu genç neden bu kadar tavizler verdi kandırıldı. Sebepleri var. Özellikle sol fikirlerde olanlar dikkatli okusun. Bu durumda olan insanlara salak ve cahil diyorsunuz. Aklınız yok muydu da Gülene inandınız diyorsunuz ama sebepleri var:
1. Anti Kemalizm ve Anti CHP
Biz eğitimsiz muhafazakâr mahallenin çocukları olarak doğduğumuz günden bu yana CHP düşmanlığı, laiklik karşıtı söylemler, Adnan Menderes’in asılması gibi olaylar benliğimize ve kişiliğimize işlenerek büyüdük. Bizim için CHP ne olursa olsun fikirleriyle ve yetişmiş insan gücüyle bir yerlere gelmemeliydi. Mesela cemaat soruları aleni çalarken muhafazakâr mahalleden tek ses çıkmamasının sebebi “Yav bu cehapeliler askeriyeye bizi sokuyor muydu? Bak fetullah hoca kazandırıyor, polis yetiştiriyor. Zaten bu CHP’liler hocaya iftira atıyor” diyorlardı. (Bu cümleyi iç Anadolu şivesiyle okumak en doğrusu olur) Zaten muhafazakâr mahallenin birleşmesi için CHP adeta bir tutkaldır.
Cemaatin içine düşüp mahrem işler yapan kişinin en önemli argümanı da zaten budur. “Biz olmayalım da solcular mı olsun”. “Yanlış bir şey yapmıyoruz”, “Hakkımız değil mi?” “Biz bu ülkenin vatandaşı değil miyiz?” gibi haklı söylemleri olsa da cemaatin düşüncesinin bu kadar masum olmadığı ve büyük bir yapılanma içinde olduğunu o gencin görememesini de anlayışla karşılamak lazım.
2. Sosyoekonomik
Cemaatin eline düşmek için en önemli etken de maalesef maddiyattı. Ev ve yurtların uygun olması cemaatin insan gücüne ulaşması için bulunmaz bir nimetti. Ekonomik gücün kaynağı Anadolu insanı tarafından iyi niyetle verilen paralardı. Anadolu insanı paraları gariban öğrenciler yetişsin diye verirken, bazı abilerin otel gezilerine iaşe oluyordu. Bu da bambaşka bir konu.
3. Milliyetçilik ve Dini duygular
Elbette cemaatin temiz yüzünü ifade ediyordu bunlar. Bahsettiğim olimpiyat, okullar, kolejler vs. gibi başarılı işleri ve bu işler Muhafazakâr gencin hayallerini süsleyen bir oluşumdu ama maalesef şu an görünen şey kirli işleri gizlemek için kurulmuş büyük bir PARAVAN. Tıpkı Gustavo Fring’in tavuk zincirleri gibi. Temiz bir iş adamı görüntüsünün arkasında büyük bir uyuşturtucu baronu olması…
4. Kimliksiz olma veya Grupsuz olamama
Biz Eğitimsiz muhafazakâr mahallenin çocukları için bir fikir, atalarımız, dedelerimiz, babalarımız tarafından söylenmesi yeterlidir. Onu araştırma gereği, doğru mu yanlış mı diye irdelememiz pek mümkün değildir. Çünkü biz her zaman haklıyızdır. Fatih İstanbul’u da bizim zihniyetimizle fethetmemiş midir zaten (okuyunca da fatihin zihniyet olarak bizim mahalle ile uzaktan yakından alakasın olmadığı görmekte bayağı bir trajikomikti benim için) Hasılı böyle bir zihniyete sahibizdir. Hiçbir zaman eleştirel bakamayız bize ne denilirse inanırız, farklı düşünemeyiz çünkü düşünürsek inancımızı kaybederiz korkularıyla büyütüldük. Felsefe bizim için dinsizlik, sanat boş lakırdıdan ibaretti. Kendimiz bir düşünce veya siyasi farklılık içine giremezdik ki çünkü bizim için düşünen hocamız, üstadımız, reisimiz vardı. Aslında biz hiçbir zaman kendi fikri olan bireyler olamadık hep birilerinin fikirlerinden toplaşıp sahilde kumdan kaleler yaptık ve bir dalga her şeyi dümdüz etmeye yetti. Elimizde ne mi kaldı oyuncaktan bir kova ve kürek. Onların sahibi de biz değiliz. Mahallenin büyük abileri…
Ve artık büyüdüm ne o kovayla ne de o kürekle kale yapacağım. Ben artık Okyanus kütüphanesinin içine dalıp boğulmak istiyorum. Anti felsefecilere inat düşünmeye, itaatçilere karşı sorgulamaya, tamam ABİ’cilere karşı HAYIR demeye…
Ben artık sizden değilim benim cemaatim, benim mahallem artık yok, ben benim…
Carl Cedric
Twitter: @carlcedricbw
7 Yorumlar
...benim cemaatim, benim mahallem artık yok, ben benim…
YanıtlaSilTEBRİKLER.
Turkiye Cumhuriyeti nin en buyuk kazanimlarindan biri Munferit Fikir Platformu nda yazan ve buradaki duygulari paylasan insanlardir. Siz bu ulkenin tarihindeki en buyuk fedakarliklari yaptiniz ve sonunda inandiginiz Gulen Yapilanmasi ndaki yanlislari gorup muthis bir durus sergilediniz. Sizi anlamayanlar size hakaret edebilir ya da kotu soz soyleyebilir, aldirmayin. Devleti yonetenler sizi hirpalamis olabilir, yilmayin. Unutmayin su an hala The Cemaat te bulunanlarin buyuk bir kismi MFP adayidir. Onlar da bir gun hakikatleri gorecekler ve ozgur bir yasami tercih edecekler. Sizler butun dunyaya yeni nesil sahabi nasil olunurmus gosterdiniz. Adamligi gosterdiniz. Allah hepinizden razi olsun.
YanıtlaSiliyi bir insan olmak yeterli. yeni nesil sahabi falan... hedef buyutup yeni travmalar yasamaya hic gerek yok
Sil-zrt
"Çünkü Devlet o gün o gencin THE CEMAAT ’in kucağına düşmesini İSTİYORDU…"
YanıtlaSilNiye devlet vatandaşının düşmanı mı? Neden böyle düşünüp hareket etsin. Bunu ona iten sebep ne?
"Bizler Anti-Kemalist doktrinlerle yetiştirilen, devleti; cumhuriyetten itibaren İngilizlerin ele geçirdiğini düşünen, görece eğitimsiz mahallenin çocuklarıyız."
Cemaattekiler ve muhafazakarlar yıllarca bunları söylediler. bu ifadeler gerçekmi yalanmı? yalan ise bu kadar yalan nasıl yıllarca defalarca söylenerek insanlara söylendi. devlet neden müdahale etmedi. yalan ise nasıl insanlar inanabildi. durup dururken inanılabilecek yalanlarmı bunlar yoksa bazı gerçekleri mi ifade ettiği için insanlar inanabildi?
Turkiye Cumhuriyeti Gulen yapilanmasinin vitrin organizasyonu olan Turkce olimpiyatlari icin para bastirdi(1 Tl ler).
SilTayyip Erdogan Pensilvanya ya gidip Fethullah ile gorustu.
Hakan Fidan da beraber idi.
Tayyip Erdogan savci Zekeriya Oz e kendi makam aracini verdi ve Ergenekon operasyonlarinin savcisi idi. Bu deliller devleti yonetenlerin The Cemaat i desteklediginin gostergesidir. Bu destek vatandasin gozunde devletin bu yapiya olur verdiginin de kanitidir. Peki devlet bilmiyor muydu kirk yildan beri sorularin calindigini ve bu yapinin devletin kilcallarina sizdigini tabbi ki de biliyordu. Yani devlet daha bizim su an bilemedegimiz bu yapinin ne kadar pisligi varsa cok iyi biliyordu. Ve buna ragmen bu yapiya olur vererek vatandasini atese atmistir. Burada soruyorum boyle devlet olur mu? Elbette olmaz. Maalesef Turkiye Cumhuriyeti kabileler tarafindan yonetilen bir ortadogu devletidir.
Erdogan halkim beni affetsin dedi kendini (guya) siyirdi butun bu pisliklerden. Adam bir de baskan oldu. Bu insanlar da pisman olduk dediler ama nasil yaftalandilar ? Itirafci diye. Ne kadar agir bir kelime. Aslinda en buyuk itirafci Tayyip Erdogan dir. Adam kendine saray yapti bahcesine bir de cami yaptirdi millete de kulliye diye yutturmaya calisiyor. O sarayin gunluk gideri 4,5 milyon Tl yi asmis durumda. Neyse ilahi adalette zaman asimi yoktur. Derdim Erdogan i gozunuzun icine sokmak degildi ama ozetle sunu ifade etmek istiyorum Turkiye Cumhuriyeti nin yonetimi hangi ellerde ? Yazik...
El Hak.... dogrusunuz.
SilErdgoan bunlarin ne yaptigini bildigi gibi. Cemaatte Erdoganin ne yaptigini biliyorlardi.
yani hirsizliklarini 17/25 te ahlaksizlarini dershane olaylari ile, ogrenmediler. birbirleri haklarinda listeler tutmuslar, ozellerini iki tarafli izlemisler. Birbirlerine rakip olana kadar ortak olmuslar. Ortaklik bitincede en keskin silahlari ile birbirlerine saldirdilar.
Cemaatin altinda ki saf ogretmen bilmiyordu, HE nin tayyibin her turlu pisligini bilmesine ragmen gazeteyi ve tum gucunu ona ortak ettigini.
https://imgur.com/a/0L5rXmw
YanıtlaSilGoogle Ads'in machine learning departmanina da dinler arasi diyalogcu sakirtler sizmis :)