Davet

Herkese iyi yeni yıllar diliyorum.

Yazacaklarım benim şahsi görüşlerim, sadece beni bağlar, yanlış olabilirler mi? Elbette olabilirler, ikna edersiniz, ben de ikna olurum.

Hizmet (içinde FETÖ yü de barındıran) artıları ve eksileri olmuş, eksileri artılarını maalesef fersah fersah geçmiş, Türkiye'de "İslam dinini ve Türk milliyetçiliği"ni, dışarıda ise "eğitimi her şeyin üzerinde tutan, ılımlı, entellektüel, dinler arası diyaloğa önem veren, demokrasiyi vazgeçilmez gören Müslüman" vitrinini kullanarak büyümüş, dünyanın bir çok yerine yayılmış, içeride ve dışarıda çeşitli güçler tarafından iyi ya da kötü niyetlerle çok desteklenmiş, çok kullanılmış ve kullanmış, Makyavelist, yani "gaye için her vasıta mübahtır" söylemine inanan, ama Makyavel İtalyan olduğu için bunu "savaş hiledir" diye İslam'a ve Türkçe'ye tercüme eden, takiyyenin, iki yüzlülüğün doruk yaptığı, koyu Türk milliyetçisi, koyu sünni, koyu devletçi, sonsuz ihtiraslı, İslam'ı kullanarak Kürt kökenli mensuplarının, Türk milliyetçiliğini kullanarak rahmetli Bülent Ecevit gibi sosyal demokratların bile desteğini kazanmayı becerebilmiş, Türkiye'yi ele geçirip gizli kapılar arkasından yönetmeye talip olmuş Fethullah Gülen'in liderliğini yaptığı, dünyadaki tüm grup ve hareketlerde olduğu gibi, evrensel ahlak değerleri ile ölçüldüğünde içinde çok iyi ve ama sayıca az da olsa çok da kötü insanları barındıran bir harekettir.

Benim gözümde hizmetin FETÖ kısmı FETÖ sıfatını 15 Temmuz'la kazanmıştır; ama bunu aynı gün göremedim, zaman aldı; bu kısım daha eskiden de bu sıfatı hak ediyor muydu, bilmiyorum. Hizmetin FETÖ kısmı 15 Temmuz darbe girişiminden başından beri haberdardır, hizmet dışındaki diğer ortakları ile bu lanet girişime dahil olmuştur, bunlardan Fethullah Gülen'in haberi olmama ihtimali söz konusu değildir; ne kadar etkilidir bilemem. Bence Hizmetin FETÖ kısmı sayı olarak %10 un altındadır, güç olarak ise % 90 in üzerindedir. Darbe girişiminde hizmet dışından kimlerle ortak olduğu, darbe girişiminin gizli kalan askeri, siyasi ayakları, bunlar başından beri bir tiyatro muydu, yoksa ortaklıkların hepsi yada bir kısmı son anda mı bozuldu; bunlar bilmediğim ve benim kapasitemi aşan konular. Belki bir gün ortaya çıkar, belki de hiç bir zaman çıkmaz; bana sorarsanız çıkmaz.

14 Temmuz 2015'e geri gitsek, ya da bu lanet darbe girişimi hiç bir zaman olmadı diye hayal etsek; hareketin, eksileri artılarından halen çok daha fazladır. Hususi hizmetler, yani siyasi parti kurup, seçimlere girip, iktidara gelerek hükümet olmaya çalışmak yerine; sadece yürütmeyi değil, yasama, yargı, askeriye, tüm bürokrasi, tüm devleti gizlenerek paralel yönetmeye kalkmak sapık, hasta, zararlı ve yanlıştır. Efendim ama bunu Türkiye'de de, dünyada da şunlar da yaptı, bunlar da yaptı diye, yine aynı derecede hasta söylemlerle izah edilemez; ya da her inançtan, her etnik kökenden, her siyasi görüşten insanın, yaşadığı ülkede, vatandaşı olduğu devletin, her kademesine girebilmesi hakkı ile asla aynı şey değildir, bu şekilde üstü örtülemez. Bu dünyanın her yerinde böyledir, illegaldir, hiç bir devlet bunu kabul etmez.

Bence 15 Temmuz olmasa idi bile, bu yanlış temeller üzerine inşa edilen hareket, bir gün şu ya da bu vesile ile ama mutlaka bir şeye toslayıp çökecekti; bunun dünya tarihinde sayısız benzerleri var.

Sevgili ateist, deist, inançlı, inançsız, dindar, laik, sağcı, solcu, asker, sivil, zengin, fakir, muktedir, muhalefet, Türk, Kürt, ya da her ne etnik veya dini kökenden olursa olsun; ama Türkiye Cumhuriyet'inin, vicdan ve akıl sahibi, evrensel ahlaki değerlere inanan, Türkiye'yi seven, çok değerli vatandaşları; bu hareketin, darbeden ya da hususi hizmetlerden, paralel devlet illetinden haberi olmayan ve bunlara karışmamış, masum kısmına sahip çıkmaya davet ediyorum sizleri.

Yazıktır, günahtır, 700 kusur bebek, çocuklar, hastalar, kadınlar, yaşlılar, söylemlerini kullanmıyorum; zira aylardır dillerden düşmüyor, hiç bir sonuçta vermiyor. Ben diyorum ki, bunların içinde çok sayıda, hepinizin vergileri ile okumuş, meslek sahibi olmuş, donanımlı insanlar var, bunlar bu ülkenin değerleri, bunları kazanın, fırsat verin, isterseniz önce yanlışları görmüşler mi, ders almışlar mı, uyanmışlar mı test edin, bari testi geçenlere fırsat verin, sonra da isterseniz takip edin diyorum.

Hareketin FETÖ kısmı bu yukarıda izah etmeye çalıştığım masumların toplum vicdanında masumiyetlerinin kabul edilmesini, geri kazanılmasını asla istememekte; bunu Türkiye'de ve dünyada, geri kalan en büyük sermayeleri olarak görüp, harcamaya devam etmekteler. Onların tek derdi kendilerini temize çıkarıp, kirli düzenlerini devam ettirmek; buna fırsat vermemeye davet ediyorum sizleri.

Selam Sevgi ve Saygılarımla

Dr M Can Önal